Şanlıurfa’ da gerçekleştirilen Risale-i Nur’a Göre Dünya Barışı ve Kardeşlik Hukuku konulu programda ‘adalet ve kardeşlik çağrısı yapıldı. Programda konuşan Yrd. Doç. Dr Veysel Kasar, “Adaletin bulunmadığı toplumların ilerlemesi ve ayakta durması mümkün değildir” dedi.
Bediüzzaman Said Nursî’nin 58. vefat yıl dönümünde Şanlıurfa’da Risale-i Nur’a Göre Dünya Barışı ve Kardeşlik Hukuku konulu konferans gerçekleştirildi. Yeni Asya Gazetesi Şanlıurfa temsilciliği, Risale-i Nur Enstitüsü ve Şanlıurfa Bediüzzaman Vakfı organizasyonuyla gerçekleştirilen programın konuşmacıları Prof. Dr. Veysel Kasar ve Yeni Asya Gazetesi yazarı Cevher İlhan idi. Yoğun katılımın sağlandığı programda Risale-i Nur’a göre Dünya barışı ve kardeşlik hukuku konuşuldu.
Bir Bir Bir….
Bediüzzaman Vakfı Yönetim Kurulu Başkan Vekili Said Yetim yaptığı açılış konuşmasında şunları dedi: “Büyük Üstad Bediüzzaman Said Nursî’yi 58. vefat yıl dönümünde rahmetle anıyoruz. Bugün dünyanın dört bir yanından birçok aydın kişi, bilim insanları onun eserlerini okuyor. Bediüzzaman ‘Allah’ımız bir, Peygamberimiz bir, kitabımız bir, dinimiz bir, kıblemiz bir. Bu birlikler bir arada kardeşçe yaşamamız için kâfi ve vafidir’ diyor”
‘Ey âlem-i İslâm uyan’
Yeni Asya Gazetesi yazarı Cevher İlhan da konuşmasına Üstad Bediüzzaman’ın Şanlıurfa ve halkı için kullandığı ifadelerle başladı.
Ardından “Bediüzzaman Said Nursî, İslâm’da geçen bütün konuları 7000 sayfalık Risale-i Nur eserlerinde ele almıştır” diyen İlhan, “Müslümanlar arasında kardeşlik hukukunun tesisi, İslâm âleminin ittihadıyla dünya barışının temini, öncelikle Müslümanların temel imanî ve ahlâkî esaslar üzerinde, Kur’ân’ın verdiği mesajların tahakkukuyla olacaktır” dedi. Cevher İlhan daha sonra konuşmasında şunlara değindi: Bugün insanlığın en temel ihtiyaçları olan; meşrûtiyet, hürriyet, adalet, düşünce ve ifade hürriyetidir. İslâm dünyasının başlıca problemleri olan terör, cehalet ve bunun gibi birçok meseleyi izah eden, cihadın manasını izah eden, maddî ve mane- vî cihad ayrımı yapan, Avrupa’ya bakışı izah eden, müsbet ve menfi milliyetçiliğin esasını izah eden ve bütün imanî esasların hikmetini ve kâinatın yaratılış hikmetini izah eden Risale-i Nur eserleridir. Bediüzzaman “Ey âlem-i İslâm uyan” diyor.
Adalet yoksa ilerleme de olmaz
Ardından Harran Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Veysel Kasar ise konuşmasında kardeşlik ve adalet vurgusu yaptı.
Konuyu İslâm döneminden örneklendirmelerle anlatan Kasar, “İnsanlar arasında huzur ve güveni sağlayan, toplumları dinamik tutan unsurların başında adalet gelir. Adaletin bulunmadığı toplumların ilerlemesi ve ayakta durması mümkün değildir” dedi. Kasar konuşmasına şu ifadelerle devam etti: İslâm kardeşliğinin tesisi adalet ve hakkaniyet, şehadet mekanizmasının Allah korkusuna dayanması ile kurulabilir. İslâmın parlak döneminde bunun örnekleri vardır. Kur’ân ve Sünnet bize suçu ve suçluyu adalet ilkelerine göre belirlemeyi emretmiştir. Taraftarlık hissi adalet dağıtma mercilerini hak ve adaletten saptıran en önemli zaaftır. Adaletin hakkı ile dağıtılmadığı bir ortamda huzur ve saadetten söz edilemez. Kur’ân ve Peygamberimiz (asm) bize yanlışa düşen, zulmeden, inkâr halinde olanlara bile adaletle muamele etme yönünde emirler getirmiştir. Bu ölümsüz değerlere günümüzde de her zamanki gibi şiddetle ihtiyacımız vardır.” dedi
